18 Şubat 2008 Pazartesi

WİNDSURF:

Birçok alternatifin sunulduğu spor dünyasına yaklaşık 35 yıl önce eğlenceli ve bir o kadar da zor olan bir spor dalı eklendi. Rüzgar ve dalgayla bütünleşen bir spor, Windsurf.
Uzun bir tahtanın üzerinde dalgalara meydan okuyarak yapılan bu spor, dünyanın birçok sahilinde en çok tercih edilen alanlardan biri haline gelmiş durumda. Bu sporu yapmak için çok büyük dalgaların olmasına gerek yok. Ancak rüzgarın olması şart. Esen şiddetli rüzgar, tahtanın üzerindeki kişiyi denizin üzerinde adeta dans ettiriyor. Özellikle Windsurf kullanmasını çok iyi bilen bir kişiyle karşı karşıysanız o zaman izlenmeye değer karelerle yüz yüze geliyorsunuz. Geniş bir sahilde açıklardan kıyıya doğru gelen ve bir o yana bir bu yana dans eden sörf tahtasının üzerindeki kişi, bazen sert bir rüzgar yüzünden alabora olarak dengesini kaybedip, denize düşebiliyor. Ancak deneyimli bir sporcu büyük dalgaların arasından çıkıyor ve yaptığı hareketlerle ilginç sahneler sunuyor insanlara.
Dalgaların üzerinde birbirinden ilginç görüntülere şahit olduğumuz Windsurf’'un hikayesi çok eski değil. İlk olarak, 1970 yılında dünyanın en güzel sahillerinden biri olarak kabul edilen Kaliforniya'da ortaya çıkar. Dalga sörfcüleri olan; Hoyle Schweitzer ve Jim Drake'in dalga olmadığı zamanlarda da sörf yapabilmek için bir Surfboard'ın üzerine yelken takmaları sonucu keşfedilir. Ve o günden sonra bu spor öyle çok tutulur ki, bir anda Dünya'nın tüm sahillerine taşınır. Keşfedilmesinden hemen sonra Hoyle Schweitzer lisansı ile çıkan Windsurf sporu; sailboard ya da boardsailing olarak tarihe geçer. 1974 yılında ise bugün kullanılan Windsurf adı daha ağır basarak bu isimle anılmaya başlanır.
yazı: Gönen Gerzile

Hiç yorum yok: